Kalp gribi mi kalp krizi mi: Aman dikkat nezle gibi başlayıp krize dönüşmesin

Kalp Gribi ve Kalp Krizi Arasındaki Farklar

Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, genç ve orta yaş grubundaki bireylerde sıkça görülen kalp gribi hakkında önemli bilgiler verdi. Kalp gribinin hem hafif seyreden vakalarla hem de yoğun bakım gerektiren ciddi tablolarla karşılaşılabildiğini vurgulayan Prof. Dr. Boztosun, hastalığın belirtilerine dikkat çekti.

Hastalığın Belirtileri

Kalp gribinin nezle ve grip belirtileriyle karışabileceğini ifade eden Prof. Dr. Boztosun, hastaların genellikle üşüme, titreme, nezle ve grip gibi hafif şikayetlerle başvurabileceğini ancak bazen daha ciddi belirtilerin de ortaya çıkabileceğini belirtti. Göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, ayaklarda şişlik ve bayılma gibi belirtilerin varlığında, kalp gribi ile kalp krizi arasındaki farkın doğru bir şekilde tespit edilmesinin hayati önem taşıdığını söyledi.

Kalp Gribi Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Prof. Dr. Boztosun, kalp gribinin bazen hafif ve müphem ağrılarla başlayabileceğini belirterek, hastaların göğüs ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı gibi belirtilerle doktora başvurması gerektiğinin altını çizdi. EKG bozuklukları ve kalp enzimlerinde yükselme gibi durumlar da kalp krizi riskini artırabilir. Bu nedenle hastanın belirtilerine göre doğru tanı konulması hayati önem taşır.

Erken Tanı Hayati Önem Taşır

Yoğun bakım gerektiren vakaların dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Boztosun, özellikle uzun süre devam eden nezle ve grip şikayetlerinde doktora başvurulmasını önemle belirtti. Erken teşhisin önemini vurgulayan Prof. Dr. Boztosun, kalp gribi şüphesi olan hastaların kesinlikle kardiyoloji uzmanına başvurması gerektiğini ve belirtileri hafife almamak gerektiğini sözlerine ekledi.

Related Posts

Hormon tedavisine 21 yaş sınırı geldi: Gençlerde telafisi mümkün olmayan hasarların önüne geçecek düzenleme

Bilim Komisyonu tavsiye etti, Bakanlık uygulamaya koydu… Sağlık Bakanlığı, Bilim Komisyonu’nun tavsiye kararıyla önemli bir düzenlemeye imza attı. Cinsiyet hoşnutsuzluğu (disforisi) yaşayan bireylerde kullanılan ergenlik baskılayıcı ilaçlar ve hormon tedavileri artık 21 yaş altındaki kişilere uygulanamayacak.

Asla görmezden gelmemeniz gerek 6 semptom!

Çoğu ağrı ve sızı nadiren ciddi bir sorun teşkil ederken, bazı belirtiler acil müdahale gerektirebilir. Uzmanlar, özellikle aşağıdaki semptomları yaşayan kişilerin vakit kaybetmeden doktorlarına başvurması gerektiğini belirtiyor.

İBB’den KKKA hastalığına neden olan kenelerle mücadele: Bulaşıcı hastalıkların önüne geçebiliriz

İBB’den KKKA hastalığına neden olan kenelerle mücadele: Bulaşıcı hastalıkların önüne geçebiliriz

Sıcak havalarda bu 3 kurala dikkat!

Yaz aylarında artan sıcaklıkların, özellikle kanser tedavisi gören hastalar için ciddi sağlık riskleri oluşturduğunu söyleyen Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Ayşe İrem Yasin, “Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar bu dönemde enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale geliyor. Hastaların, güneş ışınlarından korunmaları, sıvı alımını artırmaları ve hijyenik beslenmeye dikkat etmeleri gerekiyor” dedi.

Hafta sonu kaçamağı demeyin! Sızdıran bağırsak sendromu 2 günde başlayabilir

Doç. Dr. Oğuzhan Öztürk uyarıyor: “Hafta sonu kaçamağı diye yenen birkaç hamburger, bağırsaklarınızı savunmasız bırakabilir.” Yüksek yağlı besinler, yalnızca günler içinde bağırsak florasını bozarak bağışıklık sistemini zayıflatıyor. Kısa süreli keyif, vücudun savunma duvarında kalıcı bir gedik açabilir.

Havalar ısındı, keneler baş gösterdi!

Prof. Dr. Tuğrul Erbaydar, KKKA’ya karşı aşı bulunmadığını belirterek kene tutunmalarında hızlı müdahalenin hayati önem taşıdığını vurguladı.